TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar: 85 milyon tek yumruk, tek yürek olarak çalışmalarımızı sürdüreceğiz

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, “85 milyon tek yumruk, tek yürek olarak çalışmalarımızı sürdüreceğiz. İnşallah ülkemizi layık olduğu seviyeye ulaştıracağız.” dedi.

AK Parti Eskişehir İl Başkanlığında partililere hatip eden AK Parti Kayseri Milletvekili Akar, 31 Mart 2024 Pazar günü yapılacak Mahalli İdareler Seçimleri için herkesin büyük bir mücadele ve çalışma içinde olduğunu belirterek, rakiplerle uğraşmadan projeler ve çalışmalarla vatandaşları aydınlatmaya çalışacaklarını söyledi.

Akar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde büyük ve güçlü Türkiye için gece gündüz, yurt içinde ve dışında mücadele ettiklerini belirtti.

Türkiye’nin artık eskisi gibi olmadığını vurgulayan Akar, “Artık, söz dinleyen Türkiye yok. Artık, sözü dinlenen bir Türkiye’den bahsediyoruz. Allah’ın izniyle biz artık bu tarihimizin, değerlerimizin, nüfusumuzun, 85 milyon insanımızın hakkı hukuku neyse bunları ortaya koyuyoruz ve bunlar için yapılması gerekenleri yapıyoruz.” dedi.

Akar, 2 bin 500 yıllık büyük Türk hakanlığının İslam’la şereflenen ve son halkası da Cumhuriyet olan bir millet olduklarını ifade ederek, “Biz gerçekten yüksek değerlere sahip dünyadaki sayılı milletlerden biriyiz. Biz dikleşmeyeceğiz fakat dik duracağız. Hiçbir şekilde kişiliğimizden ve kimliğimizden kaybetmeyeceğiz. Zengin, fakir, büyük, küçük yani hiçbir zaman milli benliğimizi unutmayacağız. Bunu yaparken de hiçbir şekilde şovenizm yok. 85 milyon bir ve beraberiz. 85 milyon tek yumruk, tek yürek olarak çalışmalarımızı sürdüreceğiz. İnşallah ülkemizi layık olduğu seviyeye ulaştıracağız.” diye konuştu.

“Terör koridoruna hepsi gömüldü”

Akar, 21’inci yüzyılda savaşın değiştiğini, kimsenin karşınıza çıkıp savaşmadığını dile getirerek, şöyle devam etti:

“Şu anda şimdi Rusya’yla kim savaşıyor? Bütün Avrupa, bütün Amerika. Ortada kim var? Sadece Ukrayna var. O nedenle ‘proxy’, ‘hibrit’ diye bir şey çıktı. Bulanık savaşlar çıktı. Dolayısıyla kimse kendini göstermiyor. Fakat birtakım aracıları, tefecileri kullanmak suretiyle sizi zayıflatmak, tökezletmek için elinden gelen gayreti gösteriyorlar. İşte bunların da en çarpıcı, somut örneği teröristler. PKK ve onlardan hiçbir farkı olmayan YPG. Fakat biz, ‘Ne yaparsanız yapın, arkanızda kim olursa olsun, ne verirlerse versinler, ölürsek şehit, kalırsak gazi, sizi bitirmekte kararlıyız. Gömeceğiz’ diyoruz ve gömüyoruz.

Çok şükür bunlar Türkiye’den defoldular. Şimdi Irak’ın kuzeyinde, Suriye’nin kuzeyinde mücadele devam ediyor. Suriye’nin kuzeyinde bir ara bunlar adına ‘terör koridoru’ dediğimiz yerde kendilerince birtakım heveslere kapıldılar. Heveslerinin peşinde koştular. Fakat Allah’ın izniyle, sizlerin de sevgisi ve duasıyla çok şükür o emelleri kucaklarında kaldı. O terör koridoruna hepsi gömüldü. Başlarına yıkıldı. Diğer taraftan da şimdi Irak’ta bu mücadele devam ediyor. Oradaki barınaklarını, sığınaklarını yıkmak suretiyle oradaki teröristleri de bulundukları yerde gömüyoruz.”

“Teröristleri bulundukları yerde etkisiz hale getirmekte azimliyiz”

“Sizin Suriye’de ne işiniz var?” sorusunu aklı başında kimsenin soramayacağını aktaran Akar, şunları kaydetti:

“Arkadaşlar bunu gerçekten aklı başında bir insanın sormaması lazım. Orada çok farklı milletler var. Binlerce kilometreden geliyorlar. Niye geldiniz buraya diyorsunuz? Diyorlar ki ‘İşte ülkemizin hak ve menfaatlerini uzaktan korumak için’. ya diyoruz ‘Siz bu kadar mesafeden kendinize bir tehdit algısı oluşturuyorsunuz. Bizim burnumuzun dibinde bu teröristler burada varken bizim onlara herhangi bir şekilde tepki göstermememiz düşünülebilir mi? Dolayısıyla ‘bu terör koridoru biz burada olduğumuz, 85 milyon olduğu müddetçe yapamazsınız’ dedik ve çok şükür o terör koridoru parçalandı. Diğer taraftan Irak’ta…

Teröristler eskiden ne yapıyordu? Türkiye’de bir takım icraatta bulunuyorlardı. Onların kafalarına darbe iniyordu ve Türkiye’yi terk ediyorlardı. Biz bekliyorduk. Tekrar bunlar derleniyor, toparlanıyor 3-5 sene sonra başımıza bela oluyordu. Şimdi artık, Cumhurbaşkanımız bu konsepti açıkladı. Bunu kaynağında yok etmek. Bir daha başımıza bela olamayacaklar. Bunlar kaçtıkları yere kadar, nereye kadar kaçarlarsa kaçsınlar Mehmetçik’in nefesi bunların ensesinde. Bunları bulundukları yerde yok etmekte, etkisiz hale getirmekte azimliyiz, kararlıyız. Bizim hiç kimsenin toprağında gözümüz yok. Biz hiçbir şekilde işgalci bir kuvvet değiliz. Ne Suriye ne Irak ve diğer ülkelerde. Fakat biz diğer taraftan da diyoruz ki hakkımızı hukukumuzu çiğnetmeyeceğiz. Bunun için yapılması gereken ne varsa yaptık, yapacağız. Hiçbir tereddüt yok.”

Doğu Akdeniz’de, Ege’de, Kıbrıs’ta hiçbir “oldu bitti”ye müsaade etmediklerini ve bundan sonra da etmeyeceklerini belirten Akar, yapılması gereken ne varsa yaptıklarını ve yapmayı sürdürdüklerini vurguladı.

“Gazze’de hukuk bittiği gibi insanlık da bitti”

İsrail’in, Gazze’deki saldırılarına dikkati çeken Akar, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Gazze’de bir savaş değil, bir katliam, zulüm, alçaklık, namussuzluk… Gazze’de hukuk bittiği gibi insanlık da bitti. İnsani değerler bitti, öyle bir şey yok. Bunu da o tahrip edilmiş kitaplarına istinaden ‘Siyonazi’ dediğimiz Netanyahu ve ekibi açıkça söylüyor. ‘Bunların hepsi hayvan. Bunların hepsini biz öldüreceğiz. Hiç sorun yok’ diyor. Bugün de insanları kuzeyden güneye, Mısır’a doğru sürdüler. Orada Refah’ta toplandı milyonlar, yüz binlerce insan ve şimdi utanmadan, arlanmadan orayı bombalıyorlar. Bir de yalan uydurdular ‘Orada iki tane rehine kurtardık’ diye. Hareketlerini meşru göstermek için psikolojik harekat yapıyorlar. Dolayısıyla bizim oradaki yapılan bu zulme karşı elimizden gelen ne varsa yapalım. Susmayın arkadaşlar, konuşun. Her yerde bunu konuşun. Anlatın. Mutlaka fiili olarak da bir şeyler yapmamız lazım. Şu anda dünya ayakta. Yönetimler hariç. Birazcık aklı olan, vicdanı olan insanlar ayakta. Herkes kendince bir şeyler yapmaya çalışıyor.”

Hulusi Akar, Gazze’deki bebeklerin kuvözlerde çırpınarak hayatını kaybettiğini anımsatarak, “Şehit oldular, niye? Oksijenleri kesildi. Oksijen niye kesildi, elektrik kesildi. Elektrik niye kesildi, mazot kalmadı, jeneratör sustu. Böyle bir alçaklığı yaptılar. Dünya tarihinde görülmemiş bir zulüm.” ifadelerini kullandı.

Savunma sanayisindeki gelişmeler

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın teşviki, desteği, katkısı ve önderliğiyle özel sektörün, kamunun, üniversitenin savunma sanayi konusunda önünün açıldığına değinen Akar, şunları aktardı:

“Herkes kendi çapında bir şeyler yapmaya başladı. Şu anda savunma sanayinde millilik ve yerlilik oranı yüzde 80’lere geldi. Şu anda biz Silahlı Kuvvetlerimizin temel ihtiyaçlarını karşılayabilecek duruma geldik. Çok şükür. Ülkemizin ve milletimizin güvenliği, savunması, savunma sanayindeki başarımıza bağlı. Bizim kendi kendimizi savunacak halde olmamız lazım. Bu konuda da çalışmalar büyük bir azim ve kararlılıkla sürüyor. Herkes birbiriyle yakın bir ilişki, koordinasyon içinde. Çok şükür bu seviyelere geldik. İnşallah bundan sonra da bu şekilde devam edecek. Çok daha ileri gideceğiz. Bundan da kimsenin şüphesi olmasın.

Burada bizden beklenti dediğim gibi sadece bizim değil arkadaşlar aynı zamanda bütün bu mazlum milletler de mağdur milletler de Orta Asya’dan tutun Orta Doğu’ya, Orta Doğu’dan Afrika’ya, Afrika’dan Kafkaslara, Kafkaslardan Balkanlar’a kadar herkes Türkiye’den bir şey bekliyor. 7 iklim 3 kıtaya istikrarı taşıyan, barışa, adalete, huzuru taşıyan atalarımızın torunları olarak bize çok görev düşüyor. Çok ciddi sorumluluklarımız var. Dolayısıyla bunları da yerine getirmek için Türkiye’nin büyük olması lazım, güçlü olması lazım. Bunlara gücümüzün yetmesi için de çok çalışmamız lazım. Milletimizin güvenliği ve bekası için durmak yok yola devam.”

Toplantıya AK Parti Eskişehir milletvekilleri Fatih Dönmez ve Ayşen Gürcan, AK Parti İl Başkanı Gürhan Albayrak, MHP İl Başkanı İsmail Candemir ve diğer ilgililerle partililer katıldı.

Bu arada Akar, Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy’u da makamında ziyaret etti.